Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Özellikle Osmanlı - Safevî ilişkileri okunurken görülüyor ki Türk tarihçiliği asırlar boyunca Türklerin hakimiyetinde olduğu hâlde hanedan farklarına değinmeden İran devletini tek devlet sayıyor ve başta Safevîler de olsa Avşarlar da olsa İran'a İran diyor fakat Türk devletini tek saymayıp her hanedanı ayrı devlet olarak ele alıyor. Büyük Selçuklu, Anadolu Selçuklusu ve Osmanlı farklı devletler değildir. Devlet aynı devlettir yalnızca hanedanlar değişmiştir ve Türkiye o devletin ta kendisidir.
Türk Devleti
Şu çok açık ki Türk devleti dili, kültürü ve dini ile (küçük grupların farklı dinlerde kalması istisnadır) Göktürklerden beri devam ediyor. Hunlar dönemi biraz karanlık bu yüzden Hunlar'ı almıyorum. Ancak Göktürkler doğru adı ile Türk Kağanlığı'ndan bu yana Bir Türk devleti ve sistemi var. Devlet devam etmekte iken sadece hanedanlar değişiyor. Türk töresi, devlet sistemi bulunduğu coğrafyanında etkisiyle olgunlaşarak ve şartlara uyarak daha da gelişip devam etmiştir. Din değişti zaman bile 9-10.asırlarda aynı şekilde toplu bir şekilde İslam'a geçildi. Bu zorla da olmadı bazılarının dediği gibi. Her neyse Türk devleti Göktürklerden - Uygurlara- Karahanlılara - Selçuklular ve Osmanlılar ve sonra Türkiye Cumhuriyeti şeklinde devam etti. Yanlız bjrada söylenmesi gereken bir şey var. Türkçe ise 13. Asırdan sonra doğu-batı Türkçe olarak ayrıldı. Ama devlet geleneği devam etti. Devam etmekte. Safevi, Timur, Cengiz, Memlük, Altın Orda ve bir çok Türk Kültür dairesi içinde kurulan devletler de Türk devlet geleneğine bağlı devletlerdir. Hanedanlar gitti ama Türk'ğn her zaman bir devleti oldu. Bu da gösteriyor ki devlet devamlıdır. Yani Hükümetler, Hanedanlar, Hanlar gider ama devlet kıyamete kadar diliyle, kültürüyle, töresiyle kalır. Bilge Kağan'ın şu sözü boşa değil: Üstte mavi gök, aşağıda yağız yer delinmedikçe; senin töreni, ilini(devletini) kim bozabilir?
Reklam
"TÜRK" OLMASAYDI ...! "Türk olmasaydı; Er meydanları güreşçisiz, harp sanatı tarifsiz ve anlamsız; at ersiz, kılıç ustasız, yay sahipsiz, pusat kullanımsız olurdu." Türk olmasaydı; Ötüken’de Otağ kurulmaz, Viyana’da kös vurulmaz, Kosova’da Murad vuruşmazdı. Türk olmasaydı; Çin kaynaklarında “Tukuyu” ya da “Kuzey Kavimleri”